6 Ekim 2010 Çarşamba

ECRİN YAREN İLE DIŞARI ÇIKAMAMAK İÇİN ON BİN SEBEP

      Geçen akşam 'evde sebze yemeği olduğu için' yemeği dışarda yemeye karar verdik. Daha doğrusu benim kararım değildi, banan diretildi. Ecrin in de sıkılmış olacağını düşündüğümden hadi dedim, Ecrin in çıkaracağı aksiliklerden habersiz.
        Hadi kızım yemeğe gidiyoruzla başladı herşey. Ama ben tv seyretmek istiyorum dedi. Çoooook uzun uğraşlar sonucu tv izlememeye ikna ettik. Üzeri çok inceydi. Kalın bişeyler giydirmek istedim. Hayııııırr ben bunla çıkmak istiyoruum diye ağlamalar. Tamam dedik orta yolu bulmaya çalıştık. Babası insan ötesi sabır gösteriyordu o gün onuda hallettik. Hadi şu çoraplarını giy. Hayıııır ben kırmızı çorap istiyorum 'kırmızı çorabı yok Ecrin in'.   Zar zor ikna ettik. Başka bir çorap giydi. Tam kapıdan çıkacağız Ecrin ben birazcık tv seyretmek istiyoruuuum diye ağlamaya başladı. Saabırla ikna ettik . Yine tam çıkacakken odasına fırlayarak ben bunlarıda götüceğim diye topladığı oyuncakların bir kısmını bıraktırma çabaları......Ayakkabılarını giydirirken bunlar beni sıkıyor 'sandletlerini gösterek 'buz gibi havada ben bunları giyeceğim diye tutturması. ... Ve şuan o günle ilgili beynime yeni bir format çektiğim için hatırlayamadığım bisürü bahane..

         Ve sonunda gittik kaçmış iştahlarımızla. Buna da engel olamadın küçük cadım. Ben bunları yazarken çorabını getirdin bana. Anne bunu dik yırtılmış diye. Yırtılmamış tabi kürdanla dikmeye çalıştığın için delik deşik olmuş:))

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder